Fotoğraf: Evrensel
Volkan PEKAL
Adana
Yönetmen Yusuf Yılmaz, Adana’da ve ülkede genç yönetmenleri destekleme iddiası ile yapılan ve diğer yarışmalara göre daha az göz önünde olan Ulusal Öğrenci ve Adana Kısa Film yarışmalarında eşitsizlik ve eş dost akraba ilişkilerinin devreye girdiği yönündeki tepkilerini dile getirerek ön jürilerin açıklanmasını istedi. Festival Yürütme Kurulu adına görüştüğümüz İsmail Timuçin, “Sinemaya katkı sunmak için yaptıkları yarışmalarda eş, dosta yönlendirme gibi bir şeyin söz konusu olamayacağını söyledi.
Adana Altın Koza Film Festivali bu yıl yarışacak filmleri seçen ön jürinin açıklanmaması üzerine şeffaflık ve sansür tartışması ile başladı. Yönetmen Kazım Öz, “Bir Kar Tanesi’nin Ömrü” isimli Uzun Metraj filminin Altın Koza Film Festivali’nde yarışmaya seçilmediğini öğrendikten sonra bir metin yayınlayarak politik film yapan sinemacılara sansür uygulandığını belirtip uluslararası festivallerde yarışan filmlerinin Türkiye’deki köklü festivallerde yer almadığını söyledi.
Adana’da yaşayan genç yönetmenlerden Yusuf Yılmaz da Öz ile birlikte Festival’deki uygulamalara tepki gösterdi. Festival kapsamında ‘Ulusal Uzun Metraj’ , “Uluslararası Kısa Metraj’ ve “Ulusal Belgesel” kategorilerinde ön jüriler açıklanırken Ulusal Öğrenci Filmleri ve Adana Kısa Film yarışmalarında ön jürilerin halen açıklanmadığını ifade eden Yılmaz, yerel film ekipleri için önemli olan bu kategorilerin seçkilerinde eş, dost, akraba ilişkilerinin devreye girdiğini düşündüklerini ifade etti.
Konu ile ilgili ulaştığımız Festival Yürütme Kurulu Üyesi İsmail Timuçin Uzun Metraj Film yarışması ön jürisinin başından itibaren açıklandığını söyledi. Ulusal Öğrenci ve Adana Kısa Film yarışmalarında öz jürinin açıklanmaması ile ilgili konuşan Timuçin, “İsimlerin açıklanmadığı konusunda haklı kardeşimiz. Ama diğer konularda çok fazla katılabileceğimi söyleyemem. İnsanlar o kadar yoğun ki kısa filmler için jüri bulmakta bile zorlandığımız oluyor. Buna rağmen bu kategorileri devam ettiriyoruz. Ayrıca ön jüri açıklama gibi bir zorunluluğumuz yok. Festival tecrübesi yüksek bir festival ekibimiz var. Yusuf kardeşimiz daha önce burada aynı şekilde seçilip yarışmada birinci oldu. Burada asla eş, dosta yönlendirme olması söz konusu olamaz. Tarafsız olmayı önceliyoruz. Bizim duygusal bir yaklaşımımız olamaz. Bizim burada böyle bir şey aramaktan öte kardeşimiz doğrudan bize neden açıklanmadığını sorabilir. Biz isteriz ki bizim filmlerimiz iyi olsun.” dedi.
Bu uygulamanın geçmişten beri süre gelen bir uygulama olduğunu dile getiren Yılmaz, 2019 yılında festival bünyesinde çalışan “Atom film” adlı yapım şirketinin kendi üretimi olan “Leke” adlı kısa filminin yarışmada yer aldığını ifade etti. Festival yönetmeliğine göre festival çalışanı kişiler ya da kurumların yaptığı filmlerin festivalde yarışamayacağını dile getiren Yılmaz şunları söyledi, “Yönetmelikte yer almasaydı bile böyle bir şey etik değil. Festival ve belediye bünyesinde çalışan kişi ve kurumların filmlerinin yarışmada yer alması etik açıdan doğru değil.” dedi.
Konu ile ilgili ulaştığımız Atom Film’den Yönetmen Tufan Şimşekcan, festivalle ilgili düzeltilmesi gereken sorunlar olmakla birlikte bunun muhatabının festival organizasyonu olduğunu ifade etti. Yusuf Yılmaz ile iletişime geçme isteklerinin reddedildiğini ifade eden Şimşekcan, “Filmimizin festivalde yer alma sürecinin anlatıldığı gibi ilerlemediğini herkes biliyor. Bunu anlatmak istedik. İletişim taleplerimiz reddedildi. Bu yüzden paylaşılan metne bir cevap vermeyeceğiz” dedi.
Bu yıl “İntihar Bekçisi” filmi ile Adana Kısa Film Yarışması’nda yarışan Selin Aktaş’ın daha önce yapımcılığını yapan Nuri Cihan Özdağan’ın aynı kategoride jüri üyesi olduğunu da gündeme getirdi. Konu ile ilgili ulaştığımız Nuri Cihan Özdağan, Adana’da bir film çekildiğinde bir şekilde yardımcı olduğunu belirterek diğer 2 jüri üyesi ile birlikte objektif bir değerlendirme yapacaklarını söyledi. Söz konusu belgeselde 2018’de yapımcılık yaptığını ancak yarışan filmin ekibinde olmadığını ifade eden Özdağan, şunları söyledi, “Seçkide yer alan diğer filmlerin oyuncusu ve yönetmenleri ile de geçmişte birlikte olduğumuz çok film var. Bir çok kişi ile temas kurma durumumuz var, ekip sağladığımız filmler var. Adana’da film çekecek insanlara destek oluyorum. Benim dışımda 2 jüri üyesi daha var. Kim hak etmişse ödülü o alacak. Bu konuda objektif olacağım konusunda kendime güveniyorum”
Karaburun Bilim Kongresinde “Akademinin Tarihsel-Siyasal Sorumluluğu” konuşuldu
Beyler sosyal konut yaparmış
Kültür sermayesine saldırı
Şili’den Türkiye soluna mektup
Emine Şenyaşar’ın hak, hukuk ve adalet çığlığı
Böyle kıyı kasabasına herkes yerleşir!
Kronik başarısızlık
Reklam zehirlenmesi
Adana Altın Koza Film Festivali’nde film ekipleri seyirci ile buluştu
OKUMAK İÇİN TIKLAYIN…
Sedat Peker’in avukatı Ersan Barkın, Cenk Çelik hakkında yaptığı açıklamada müvekkili Peker'in, "Böyle bir cinayeti işlettiğimi düşünmek en basit tanımıyla safdillik olur" dediğini aktardı.
Altın Koza Film Festivali'nde, Ulusal Öğrenci ve Adana Kısa Film yarışmalarında dost ve akraba ilişkilerinin devreye girdiğini belirten Yönetmen Yusuf Yılmaz, ön jürilerin açıklanmasını istedi.
Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şube 6 iş gününün ardından greve çıkacaklarını söyledi, belediye binasına astığı belgede bu ifadelerin yer almadığı anlaşıldı, işçiler duruma tepki gösterdi.
Şırnak'taki çevre talanına dur demek için Cudi Dağı’na yürümek isteyen binlerce kişiye, jandarma gaz ve tazyikli su ile müdahale etti.
İngiltere'de farklı iş kollarında örgütlü binlerce işçi 1 Ekim'de koordineli bir şekilde greve çıkıyor.
İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri: İnsanlığa karşı işlenmiş suçların sorumlularını zamanaşımı kararlarıyla aklamak, çürüyen bir hukuk politikasının göstergesidir.
Adana Altın Koza Film Festivali'nde Tareq Daoud’un yönettiği “Yaban” filmi izleyiciyle buluştu. Çiğdem Mater’in yapımcıları arasında yer aldığı “Yaban” filmi öncesi film ekibi Mater’in mesajını okudu.
29. Uluslararası Altın Koza Film Festivali’nin Onur Ödülleri Hale Soygazi ve Müjdat Gezen’e verildi.
Ege’den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı…
Tüm Emekliler Sendikası'nın düzenlediği "Emekliler Geleceğine Sahip Çıkıyor" sempozyumu, öğleden sonra siyasi partilerin emeklilere ilişkin yaklaşımının konuşulduğu oturumla devam etti.
16. Karaburun Bilim Kongresi sürüyor. Öğleden sonraki oturumlarından biri olan “Akademinin Tarihsel-Siyasal Sorumluluğu” konusu tartışıldı.
Tüm Emekliler Sendikası İzmir'de, "Emekliler Geleceğine Sahip Çıkıyor" sempozyumu düzenledi.
Bisikletli Ulaşımı Geliştirme Derneği İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 2019 yılından beri tamamlanmayan bisiklet projelerini hatırlatmak için İzmir Lozan Meydanı’nda eylem gerçekleştirdi.
ÖVDER İzmir Şubesi, Bornova Kadın Dayanışma Derneği ve Buca Evka/1 Kadın Kültür ve Dayanışma Evi Derneğinin, her okula 1 öğün sağlıklı ücretsiz yemek talebiyle başlattığı imza kampanyası devam ediyor.
Karaburun Bilim Kongresinin ikinci gününde politik müzik üreticileri deneyimlerini anlattı.
Günün önemli gelişmeleri e-posta adresinize gelsin.