Adana Yüreğir ilçesinde meydana gelen kadın cinayetinde 2 çocuk annesi 34 yaşındaki Şermin Sarı, boşandığı eski eşi Erhan Poyraz tarafından vahşice katledildi. İlk önce evin bahçesinde darp edilen Şermin Sarı daha sonra ise cani eski koca Erhan Poyraz tarafından defalarca kafasına taşla vurularak öldürüldü.
Çevredekilerin sesleri duyması ve ihbarda bulunması üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Genç kadının hayatını kaybettiği belirlenirken olay yerinden kaçan ve daha sonra teslim olan Erhan Poyraz ise cinayeti itiraf etti. Emniyetteki işlemlerin ardından cani eski koca çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şermin Sarı ise Buruk Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Taziye evinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Şermin Sarı’nın annesi Durdu Sarı kızının bir hiç uğruna öldürüldüğünü ve sürekli kavga ettiklerini söyledi. Durdu Sarı, “İnsan gibi herkes ayrılıyordu. Çekip gitseydi. Kötüyse de iyiyse de kızımı kendi haline bıraksaydı. Ben biliyordum kızımın iyi olduğunu. Çocuklarıyla ilgilenmiyordu. Sürekli kavga ediyordu. Benim kızımı öldürene kadar ayrılsalardı” diye konuştu.
Kızının eski kocası tarafından sürekli ölüm tehdidi aldığını söyleyen Durdu Sarı, “Her zaman kızımı tehdit ediyordu. Bende ‘Çocuklarının babasıdır kızım. Alttan al’ diyordum. Kızımda, ‘Anne sen çok iyi niyetlisin. Onlara böyle yapma’ diyordu. Ancak ben yaptım. Evladımın, torunlarımın hatırına yaptım. Sürekli şiddet oluyordu. Ciğerim yandı. Beni yakanı da Allah yaksın” dedi.
Öte yandan, anne Durdu Sarı, kızını öldüren Erhan Poyraz’ın ve kadınları öldüren diğer erkeklerin idam edilmesini istedi.
Baba Cumali Sarı ise kızının uzaklaştırma kararı aldığını ancak çocukları görmek istediği zaman geldiğini söyledi. Cumali Sarı, “Kızım uzaklaştırma kararı da daha önce almıştı. Gelme dedik. Çocukları görmek istediği zaman gelip görüyordu. En son ama olay böyle oldu. İnşallah Allah onu bildiği gibi yapsın. Hak ettiği cezayı alsın. Bizim yüreğimizi yaktı, Allah da kendisini yaksın” ifadelerini kullandı.
Cumali ve Durdu Sarı çifti, torunlarının velayetlerini alacaklarını, kendilerinin bakacaklarını söyledi.
